Diş ağrısı pek çok sebepten ortaya çıkabilecek bir durumdur. Kişinin yaşam kalitesini oldukça olumsuz etkileyen diş ağrısı, başladığından itibaren çok kısa bir süre içinde mutlaka diş hekimine başvurulmalıdır. Genel olarak hasta tam olarak hangi dişinin ağrıdığını belirleyemediğinden veya ağrının yansıması sebebiyle ağrıyı farklı yerde hissettiğinden, diş hekiminin yapacağı ağız içi muayene ve röntgen kontrolleri ile ağrının gerçek sebebi belirlenecektir. Çürük dişler, 20 yaş dişleri, çekim sonrası oluşan boşluk, apse, dişeti kaynaklı, hassasiyet, sinüzit ve eklem kaynaklı bir çok sebepten diş ağrısı görülebilir. Böyle bir durumda hiç beklemeden kliniğimizden randevu alabilirsiniz.
Dental Anxiety
We offer a wide range of services to help you overcome your fear and finally enjoy good oral health.
Kırık Diş Tedavisi
Travma alan dişlerde maalesef ki kırılmalar söz konusu olabilir. Kırılmalar küçük bir çatlak olabileceği gibi büyük doku kayıpları şeklinde de görülebilmektedir. Yapılacak tedavi de dişin ne kadar doku kaybettiği ile belirlenir. Sadece mine ve dentin ile sınırlı bir kırık kompozit sistemlerle restore edilebilecekken, daha büyük bir kırılmada dişin sinirine kadar gelmişse kanal tedavisine ve kaplamalara ihtiyaç duyabiliriz. Bazı durumlarda diş kökünün de travma alıp kırıldığı vakalarda ise dişin çekimi bile söz konusu olabilmektedir. Bu durumda ne kadar erken bir şekilde diş hekimine başvurulursa, dişin tedavisi o kadar başarılı olacaktır.
Periodontal (Dişeti) Tedaviler
Yediğimiz yemeklerin diş ipi, fırçalama ve benzeri temizleme yönlemleriyle dişten uzaklaştırılmaması önce bakteri plağı oluşumuna, daha sonra da bu plağın sertleşerek uzun dönemde diş taşına dönüşmesine ortam yaratmaktadır. Bu bakteri plakları ve diş taşları periodontal dokular dediğimiz dişin çevre dokularında enfeksiyona ve dişin içinde bulunduğu kemiğin erimesine sebep olmaktadır. Enfekte dişetleri kırmızı, parlak, ödemli, kanamalı görünmektedir. Kemik erimesi durumunda ise dişler daha uzamış ve mobil (hareketli- sallantılı) haldedir. Sigara kullanımı, bazı sistemik hastalıklar ve genetik faktörler de periodontal hastalıklara zemin hazırlayan risk faktörleridir. Hastalarımızda ağrı gibi bir şikayete neden olmadığından genelde ertelenebilmekte, dolayısıyla da geri dönüşümü daha zor haldeyken kliniklere başvurulabilmektedir. Her yaştaki hastada görülen bir rahatsızlıktır. Ancak yetişkin bireylerde diş kayıplarının büyük bir bölümü, diş çürüklerinden bağımsız olarak periodontal problemlere yani dişeti ve diş çevre dokularının enfeksiyonlarına bağlı olarak gerçekleşir. Bu sebeple periodontal problemler ilk fark edildiği andan itibaren tedavi edilmelidir. Düzenli 6 aylık diş hekimi kontrollerinin yapılması bu açıdan büyük önem taşımaktadır.
Ortodonti
Ortodontide amaç, hastanın estetik kaygılarını yerine getirmek olduğu gibi dişlerin fonksiyonlarını iyi yapabilmesini ve seslerin düzgün çıkarak konuşmanın kolaylaşmasını da sağlamaktır. Çeneler arasındaki ve dişler arasındaki ilişkiyi ve uyumu düzelterek hastanın yaşam kalitesini artıran diş hekimliği dalıdır. Çocuklarda yapılabildiği gibi yetişkin hastalarda da ortodontik tedavi yapılabilmektedir. Hastanın yaşı ve dişsel/iskeletsel problemleri göz önüne alınarak bir tedavi prosedürü oluşturulur. Günümüzde sabit ortodontik tedavinin yanında, dil tarafından uygulanan braketler ve şeffaf plaklarla yapılan tedavi şekilleri de mümkündür. Tedavi planlaması, hastanın beklentileri doğrultusunda röntgen, fotoğraflar ve ağız içi muayenesi sonucunda oluşturulur.
Diş Çürükleri
Diş çürükleri yetersiz ağız hijyeni nedeniyle meydana gelir. Uzun süre diş yüzeyindeki mine tabakasına temas eden bakteri plağı, asitli içecekler, şekerli yiyecekler sert dokunun yıkılmasına sebep olmaktadır. Hastalar küçük çürükleri fark edemeyebilirler, düzenli doktor muayenesi bu noktada çok önemlidir. Ancak derin çürükler gözle görülebildiğinden ve birtakım etkenlere (tatlı, ekşi, soğuk, sıcak) ağrı ile cevap verebildiklerinden, hastalar bunları son noktada fark ederler. Tedavisinde çürüğün ne kadar erken fark edilip, ne kadar erken dönümde diş hekimine başvurulduğunun çok büyük önemi vardır. Dişin sinirine ulaşmamış çürükler dolguyla restore edilebilirler. Ancak kliniğe ağrı ile başvuran, derin dentin çürüğü olduğu belirlenmiş dişlerde kanal tedavisi gibi farklı tedavi prosedürleri gerekecektir. Bu noktada yapılacak ağız içi muayene ve röntgenler ile tedavi planlamasına karar verilir.
Dişlerde Aşınma
Dişlerde aşınmanın birçok farklı tipi ve birçok farklı nedeni bulunmaktadır. Burada önemli olan doğru teşhis edip, doğru tedavi yöntemini belirleyebilmektir. Yanlış fırçalamak, diş sıkmak, gıcırdatmak, beslenme alışkanlıkları, kullanılan ilaçlar sebeplerinden bazılarıdır. Aşınmış dişler, görsel olarak hastalarımızı rahatsız edebildiği gibi, mine dokusu yerini dentine bıraktığı için hassasiyete de sebep olmakta ve hastalarımızın yaşam kalitesini düşürmektedir. Fark edildiği anda mutlaka erken dönemde diş hekimine başvurulmalıdır.
Diş Kaybı
Diş kaybı ve yerine yapılacak tedavi planlaması, biz diş hekimleri için çok önemli bir konudur. Çürük, dolgu veya protez yapılamayacak kadar sağlıklı doku kaybı, travma, dişeti hastalıkları, kemik erimesi, kistler ve daha birçok sebepten diş kayıpları yaşanabilmektedir. Ayrıca çekilen dişlerin yerine yeni diş yapılmaması da komşu dişlerin kemik desteğinin azalmasından dolayı kaybına neden olabilmektedir. Eksik dişler eklem hastalıklarına neden olabilecekleri gibi ağızdaki mevcut dişlerin yer değiştirmelerine, kaymalarına, uzamalarına sebep olacaklarından kısa süre içinde yapılmaları gerekmektedir. Ayrıca bu uzama ve yer değiştirmeler, ileride yapılacak implant veya protezler için de sıkıntı yaratabilmektedir. Yetişkinlerde diş eksikliğinin tedavisi için kapsamlı bir şekilde ağız içi ve röntgen ile muayene ettikten sonra hastanın da beklentileri ve kaç diş eksikliği olduğu göz önünde bulundurularak tedavi planı oluşturulur. İmplantlar, diş üstü protezler (porselen, zirkonyum, cam seramik) veya hareketli protezlerle hastalar eksiksiz dişlerle güzel gülüşlere sahip olabilirler.
